skip to main |
skip to sidebar
CAFE AT LISA
Öğle üzeri, adanın Rum Mahallesi olarak bilinen Cumhuriyet Mahallesi’nin arşınlamadığımız kısmını keşfetmeye devam diyoruz. Cafe at Lisa, Türk Mahallesi olarak bilinen adanın solundaki Alaybey Mahallesi’nde. Adaposta Gazetesi’ni çıkaran Lisa, tek başına sivil toplum örgütü gibi çalışıyor. Ada posta yemeklerimizi beklerken şöyle bir göz gezdirdik. Değişik haberler var. Ayda bir çıkıyor. Kasım-Nisan'da tatildeler. Cafe’si kendisi gibi çok özel ve samimi. İçeride Bozcaadaya ait fotoğraflar var. Duvarları değişik tablolarla süslü. (kışın gittiğimizde içeride soba vardı). Biz burada YEŞİL MAKARNA (Roka, maydanoz ve diğer yeşil bitkilerin sarımsakla muhteşem uyumu ve makarna içindeki enfes tadı... hala damağımda...) , deniz mahsullü makarna (Yıldızcım, midyelerin içinden incileri çıkartıp durdu) ve YEŞİL OMLET yedik. Hepsi çok lezzetliydi... Tavsiye ederim....
BORUZAN
Boruzan’ın özelliği direkt deniz kenarında bir masaya oturma şansı. Sahipleri işinin başında ve oldukça konuksever. 22 yıldır restaurant işletmeciliği yapan, yedi nesildir Bozcaada’lı olan sahibinin dedesi askerliğini Bozcaada Kalesi’nde boruzancıbaşı olarak yapmış, ailenin soyadı da bu lakaptan geliyor. Adanın en önemli simgelerinden biri olan Yakar Kaptanı da burada elinde bastonuyla otururken görmek olası. Biz göremedik. Rest. birisi ayazmada diğeri şehir merkezinde sahilde.... biz ayazmadakini denedik.... Rezeneli çiğ börek ve gözleme yedik... her ikisi de çok lezzetliydi... Tavsiye edilir.
PERRON CAFE
Sıcaktan çok bunalmıştık. O yüzden heb beraberer soğuk birşeyler içmek, bendenizde kahve keyfi yapmak için buraya oturduk. Eski rum mahallesinde, sandadlın bir iki sokak arkasında. Hoş ve samimi bir yer. Kahveyi ayaklı fincanda ve yanında lokumla ikram ediyorlar. Sahibi çok güler yüzlü bir insan, serviside bir okadar samimi, sıcak ve içten... Ben beğendim...Dekerasyonuda hoşuma gitti. Tavsiye ederim. (Kaddeh, şarap aksesuarları satan dükkanı geçince sağdaki sokak, rengigüle çok yakın).
SANDAL
Eski rum mahallesinde bir restaurant. Sahibi Kayserili.Beyaz badanalı, mavi pancurlu, asma altındaki masaları ile çok hoş bir atmosferi var. Yemeklerine gelince, biz LEVREK yedik (tadı hala damağımda), peynir ezmesi (cevizli), borani, deniz börülcesi ve asma yaprağı ile teryağında pişmiş karides (ooff...bu çok lezzetliydi). Buraya giderseniz önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Yoksa çok kalabalık oluyor, yer bulmanıza imkan yok... Servise gelince, ailece işletiyorlar (ben şefi çok tuttum), garsonlar... vallahi, mezelerimizi, rakımızı, vede buzu almak için masadan kalktım ve içeerdeen aldım, tabiki bu arada onlarlada samimi oldum...:-)) işte böyle yarım sandalın üzerinde bu sandalın yarısı nerede diye yazıyor ben bulamadım siz bulursanız banada habber verirmisiniz...:-))
SALKIM
Ada Aşığı Erhan - Selma SİNOR çifti özenle , aslına uygun restore ettikleri meşhur İSTRATİ DALİ'nin kahvesini Ege ve Akdeniz mutfağından lezzetlerle oluşturdukları şirin bir restauranta çevirmişler.Zengin bir kahvaltıyla başlayan servis gün ve gece boyunca Asmalı Sokak ta devam ediyor. Salkımın da atmosferi çok güzel. Biz damla sakızlı muuhallebi yedik... çok lezzetliyi... Ahtapot çeşitlerini ve likör ile kahvesini dddeneyin diyorlardı ama yemekten yeeni kalkmıştık. Yer kalmamıştı...:-) next time...
LODOS
Salkımın diğer bir köşesinde. İç mekanı çok hoş...İskoç bir bayan servis yapıyor. Ülkesinde peyzaj okumuş. Ada da iş bbulacağını düşünmüş...ama ne yazık ki mesleğini yapamıyor. Ama garson olarakta çok mutluydu. Kibar ve nazik bir şekilde servis yapıyordu...Birde burada rezervasyon alan işletmeci bayan var suratı ve tavırları için aynı şeyi söyleyemeyeceğim... Neyse vişneli sarması güzeldi. Kayakoruğu iyiydi,Sinarit, patlıcan avukma, kabaklı börek tarafımızdan denenip geçer not aldılar. Lezzetli notumu veremiyorum...:-)) (neden mi, önce çevremdeki herkes gülmeli, sonra bana servis edenler mutlu olmalı, işiletmecisi yaptığı işi sevmeli vs.vs...ozaman yemek lezzetli oluyor)...
ADA CAFE
Burası hemen belediyenin arkasındaki çamlık cafesinin arkasında... Damla sakızlı dondurmalı muhallebi, gelincik şerbetli damla sakızlı muhallebi, ve şambali ?? (irmik tatlısı) tarafımızdan denendi ve çok beğenildi. ODTÜ lülere burada indirim yaplıyor...:-)
Ayrıca adaya özgü gelincik şerbetini ve dometes reçelini de buradan satın alabilirsiniz. Yanındaki hediyelik eşya dükkanını gezmeden pas geçmeyin...Ayrıca bu cafede internet hizmetide veriliiyor.
MARTI
Lütfen Martı’yı ıskalamayın.Çünkü bbiiz ıskaladık...:-(( Mükemmel bir yer. Yunan lezzetleri ve Ege mutfağı hakimmiş. Masalar sahilde, hatta önündeki minnacık iskelesi üzerinde bile masa kurdurmak mümkünmüş. Bundan daha romantik bir yer olamaz.
Not-1 : Battı Balıkta latin gecsi vardı... ulllaaallaaa... Şifre göndermesi yapıyorum... "Onlar..... biz neyiz?.......biz ...... onlar ne?" :-))))) tatil Yıldızıma ve çekirgeme....:-)))
Not-2. Eğlence için Kales'nin arkasındaki Ali Bar öneriliyordu (denize sıfır) ama biz gidecek vakiit bulamadık...
Not-3: Bir heycanla yemek yerlerini anlatmıştım. Ama garip bir şekilde yazılarım kayboldu... Yeniden yazınca o heycanımda kayboldu... Yoksa pek bir ağız sulandıran yazı olacaktı....:-))
Adaya aşık olmamak, kalbini burada bırakmadan İstanbul’a geri dönmek mümkün değil..
Pages
Friday, May 23, 2008
Bozcaada-yeme içme
CAFE AT LISA
Öğle üzeri, adanın Rum Mahallesi olarak bilinen Cumhuriyet Mahallesi’nin arşınlamadığımız kısmını keşfetmeye devam diyoruz. Cafe at Lisa, Türk Mahallesi olarak bilinen adanın solundaki Alaybey Mahallesi’nde. Adaposta Gazetesi’ni çıkaran Lisa, tek başına sivil toplum örgütü gibi çalışıyor. Ada posta yemeklerimizi beklerken şöyle bir göz gezdirdik. Değişik haberler var. Ayda bir çıkıyor. Kasım-Nisan'da tatildeler. Cafe’si kendisi gibi çok özel ve samimi. İçeride Bozcaadaya ait fotoğraflar var. Duvarları değişik tablolarla süslü. (kışın gittiğimizde içeride soba vardı). Biz burada YEŞİL MAKARNA (Roka, maydanoz ve diğer yeşil bitkilerin sarımsakla muhteşem uyumu ve makarna içindeki enfes tadı... hala damağımda...) , deniz mahsullü makarna (Yıldızcım, midyelerin içinden incileri çıkartıp durdu) ve YEŞİL OMLET yedik. Hepsi çok lezzetliydi... Tavsiye ederim....
BORUZAN
Boruzan’ın özelliği direkt deniz kenarında bir masaya oturma şansı. Sahipleri işinin başında ve oldukça konuksever. 22 yıldır restaurant işletmeciliği yapan, yedi nesildir Bozcaada’lı olan sahibinin dedesi askerliğini Bozcaada Kalesi’nde boruzancıbaşı olarak yapmış, ailenin soyadı da bu lakaptan geliyor. Adanın en önemli simgelerinden biri olan Yakar Kaptanı da burada elinde bastonuyla otururken görmek olası. Biz göremedik. Rest. birisi ayazmada diğeri şehir merkezinde sahilde.... biz ayazmadakini denedik.... Rezeneli çiğ börek ve gözleme yedik... her ikisi de çok lezzetliydi... Tavsiye edilir.
PERRON CAFE
Sıcaktan çok bunalmıştık. O yüzden heb beraberer soğuk birşeyler içmek, bendenizde kahve keyfi yapmak için buraya oturduk. Eski rum mahallesinde, sandadlın bir iki sokak arkasında. Hoş ve samimi bir yer. Kahveyi ayaklı fincanda ve yanında lokumla ikram ediyorlar. Sahibi çok güler yüzlü bir insan, serviside bir okadar samimi, sıcak ve içten... Ben beğendim...Dekerasyonuda hoşuma gitti. Tavsiye ederim. (Kaddeh, şarap aksesuarları satan dükkanı geçince sağdaki sokak, rengigüle çok yakın).
SANDAL
Eski rum mahallesinde bir restaurant. Sahibi Kayserili.Beyaz badanalı, mavi pancurlu, asma altındaki masaları ile çok hoş bir atmosferi var. Yemeklerine gelince, biz LEVREK yedik (tadı hala damağımda), peynir ezmesi (cevizli), borani, deniz börülcesi ve asma yaprağı ile teryağında pişmiş karides (ooff...bu çok lezzetliydi). Buraya giderseniz önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Yoksa çok kalabalık oluyor, yer bulmanıza imkan yok... Servise gelince, ailece işletiyorlar (ben şefi çok tuttum), garsonlar... vallahi, mezelerimizi, rakımızı, vede buzu almak için masadan kalktım ve içeerdeen aldım, tabiki bu arada onlarlada samimi oldum...:-)) işte böyle yarım sandalın üzerinde bu sandalın yarısı nerede diye yazıyor ben bulamadım siz bulursanız banada habber verirmisiniz...:-))
SALKIM
Ada Aşığı Erhan - Selma SİNOR çifti özenle , aslına uygun restore ettikleri meşhur İSTRATİ DALİ'nin kahvesini Ege ve Akdeniz mutfağından lezzetlerle oluşturdukları şirin bir restauranta çevirmişler.Zengin bir kahvaltıyla başlayan servis gün ve gece boyunca Asmalı Sokak ta devam ediyor. Salkımın da atmosferi çok güzel. Biz damla sakızlı muuhallebi yedik... çok lezzetliyi... Ahtapot çeşitlerini ve likör ile kahvesini dddeneyin diyorlardı ama yemekten yeeni kalkmıştık. Yer kalmamıştı...:-) next time...
LODOS
Salkımın diğer bir köşesinde. İç mekanı çok hoş...İskoç bir bayan servis yapıyor. Ülkesinde peyzaj okumuş. Ada da iş bbulacağını düşünmüş...ama ne yazık ki mesleğini yapamıyor. Ama garson olarakta çok mutluydu. Kibar ve nazik bir şekilde servis yapıyordu...Birde burada rezervasyon alan işletmeci bayan var suratı ve tavırları için aynı şeyi söyleyemeyeceğim... Neyse vişneli sarması güzeldi. Kayakoruğu iyiydi,Sinarit, patlıcan avukma, kabaklı börek tarafımızdan denenip geçer not aldılar. Lezzetli notumu veremiyorum...:-)) (neden mi, önce çevremdeki herkes gülmeli, sonra bana servis edenler mutlu olmalı, işiletmecisi yaptığı işi sevmeli vs.vs...ozaman yemek lezzetli oluyor)...
ADA CAFE
Burası hemen belediyenin arkasındaki çamlık cafesinin arkasında... Damla sakızlı dondurmalı muhallebi, gelincik şerbetli damla sakızlı muhallebi, ve şambali ?? (irmik tatlısı) tarafımızdan denendi ve çok beğenildi. ODTÜ lülere burada indirim yaplıyor...:-)
Ayrıca adaya özgü gelincik şerbetini ve dometes reçelini de buradan satın alabilirsiniz. Yanındaki hediyelik eşya dükkanını gezmeden pas geçmeyin...Ayrıca bu cafede internet hizmetide veriliiyor.
MARTI
Lütfen Martı’yı ıskalamayın.Çünkü bbiiz ıskaladık...:-(( Mükemmel bir yer. Yunan lezzetleri ve Ege mutfağı hakimmiş. Masalar sahilde, hatta önündeki minnacık iskelesi üzerinde bile masa kurdurmak mümkünmüş. Bundan daha romantik bir yer olamaz.
Not-1 : Battı Balıkta latin gecsi vardı... ulllaaallaaa... Şifre göndermesi yapıyorum... "Onlar..... biz neyiz?.......biz ...... onlar ne?" :-))))) tatil Yıldızıma ve çekirgeme....:-)))
Not-2. Eğlence için Kales'nin arkasındaki Ali Bar öneriliyordu (denize sıfır) ama biz gidecek vakiit bulamadık...
Not-3: Bir heycanla yemek yerlerini anlatmıştım. Ama garip bir şekilde yazılarım kayboldu... Yeniden yazınca o heycanımda kayboldu... Yoksa pek bir ağız sulandıran yazı olacaktı....:-))
Adaya aşık olmamak, kalbini burada bırakmadan İstanbul’a geri dönmek mümkün değil..
About
.
Search This Blog
About Me
Translate
Popular Posts
-
Kız kulesi ve haakkındaki efsaneler: Kızkulesi'nin ulaşılmazlığı nedeniyle, insanlar onun içinde yaşanılanlar hakkında çok fazla bil...
-
Bugün, sizlere iş yerimin bulunduğu Kurtuluş semtini anlatmak istiyorum. Aralık ayının başından itibaren caddeyi gören odamınkarşısındaki ...
-
Dün biraz bahs ettmiştim... Atrium yolunda çektiğim fotoğraflardan... Bugün Zeynep'in sayfasında bahar dalı fotoğrafı gördüm...Çok güze...
-
19 Mayıs tatil olunca bizede uzun haftasonu tatili yapmak kaldı. Hemen plan yapıldı. Bozcaada da bir bağevi ayarlandı, dönüş yolunda ...
-
Çocukken annemle babam bizi akşamları boza içmeye vefaya götürürdü. Bazı akşamlarda boza diye bağıran seyyar satıcılardan alırdık. Yıllar ge...
-
Istanbulda yarim santim kar yagdi herkes felegini sasirdi... Eski kayitlarima baktim 2006' 2010 yillarinda kar yagmis...Allahtan cok sey...
-
Bektaşağa göleti bir mesire yeri. Araya Sinop hapishanesini ekledim ama öncesinde Bektaşağa göletinde nefis bir kahvaltı yaptık. Göletin et...
-
Dünkü gezi sırasında çok değişik kuşlar gördük. Ama ibibik kuşunu görür görmez neden daha güzel bir fotoğraf makinam yok ki dedim.Yerden h...
-
Düğün törenim tam istediğim gibiydi. Ailem, dostlarım ve arkadaşlarımla tam planladığım gibi gerçekleşti. Ahmet Altan geçen günkü bir yazısn...
Yasal Uyarı
Fotoğrafların korunması konusu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) m.84′de düzenlenmiştir. "Bir işareti, resim veya sesi, bunları nakle yarıyan bir alet üzerine tesbit eden veya ticari maksatlarla haklı olarak çoğaltan yahut yayan kimse, aynı işaretin, resmin veya sesin 3 üncü bir kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretiyle çoğaltılmasını veya yayımlanmasını menedebilir.
Fotoğrafların telif hakkı acupofcaffeine aittir. İzinsiz kullanımı durumunda her türlü yasal yola başvurulacaktır.
Blog Archive
-
▼
2008
(118)
-
▼
May
(16)
- Dün akşam İstanbul'u Yükseklerden Seyrettik....
- Bozcaada Sokaklar ve koylar
- Bozcaada-yeme içme
- Bozcaada- Şarap
- Bozcaada Konaklama
- Bozcaada-kapı-pencere
- Bozcaada Tenedos- Kale
- Pazar günü ada sefası...
- Şileden Gebzeye Doğru
- Philee-Şile-10.05.2008-1.bölüm
- Konak Pastanesi-09.05.2008
- Taksim Meydanı-Laleler
- Prag-sandıktan çıkanlar
- Karlovy Vary- Sandıktan çıkanlar
- A CUP OF CAFFEIN
- Gelincikler
-
▼
May
(16)
geziyorum
Labels
- adalar (34)
- adana (1)
- akyaka (1)
- alaçatı (7)
- almanya (2)
- Amsterdam-Belçika (3)
- ankara (3)
- antakya (1)
- Antalya (10)
- assos (1)
- avusturya (9)
- ayvalık (4)
- baden baden (1)
- bafa gölü (2)
- batum (2)
- bodrum (1)
- bolu (2)
- bozcaada (3)
- bulgaristan (1)
- bursa (12)
- çatalca (7)
- çeşme (2)
- chios (4)
- Çıralı (5)
- colmar (1)
- cumalıkızık (1)
- cunda (5)
- dalyan (1)
- datça (7)
- doğu karadeniz (4)
- efes (1)
- eqisheim (1)
- fethiye (4)
- foça (3)
- Fransa (21)
- geziyorum (486)
- göcek (2)
- Gökçeada (6)
- gölyazı (2)
- greece (4)
- hiç. (1)
- iğneada (4)
- ispanya (11)
- ist (1)
- İstanbul (152)
- İstek-hikaye (2)
- italya (22)
- izmir (2)
- iznik (4)
- kapadokya (12)
- karadeniz (6)
- karagöl (1)
- kıbrıs (6)
- ku (1)
- kutlama (1)
- lavanta (1)
- likya yolu (5)
- linklerim (2)
- manyas (1)
- manyas kus cenneti (4)
- marmaris (1)
- okuyalım öğrenelim (27)
- ondan bundan birazda benden (351)
- pamukkale (1)
- polonezköy (3)
- Prag (3)
- romanya (1)
- safranbolu (3)
- sanatsal etkinliklerim (51)
- sapanca (1)
- Semtler (58)
- side (4)
- sinop (6)
- şirince (1)
- sofya (1)
- taraklı (2)
- tasarım (3)
- türkiye (181)
- uçmakdere (1)
- Ukrayna (9)
- urla (1)
- yalova (1)
- yaşam (14)
- yeme içme (1)
- yemeklerim (13)
- yunanistan (10)
sevdiklerim
mutfaktan nefis kokular geliyor
Yeni Eklenenler
Search this blog
Followers
Powered by Blogger.
Copyright (c) 2010 A CUP OF CAFFEINE. Design by WPThemes Expert
Blogger Templates, Grocery Coupons and Daily Fantasy Sports.
6 comments:
salhane adlı bir mekan var bozcaada'da. kalenin arka tarafında. eski rum okulunun oradan gidiliyor. oralarda sorarsanız gösterirler zaten. çok iyi müzik çalan, etkileyici atmosferi olan bir bar/kafe. Mekan eskiden mezbahaymış. zaten salhane de mezbahanın başka bir adı. gitmediyseniz ve halen adadaysanız mutlaka gidin, bence seversiniz.
@Sadeceözgür...
Adadan çoktan döndük...3 günlük 19 mayıs tatiliyi...
Ege motel olan rum okulu... oraları epey bir dolaştık...bir iki yer vardı sanıyorum eskiden bar yapılmış ama yıkılmış... Salhanye denk gelmedik... birdahaki sefere inşallah...
selamlar...
Lüfer değil, Levrek...
The LR
@Dear LR...
Pardon... pardon...:-) hemen düzelttim...
öptüm çoookkkk.... arzu
Kesinlikle Salkım Cafe adadaki en güzel yer. Gerek yemekleri ve müzikleri, gerekse Erhan Bey ve Selma Hanım'ın sıcak tavırları ile ilgiyi hakediyor. Burada ahtapot pilavı ve lipsos buğulamayı mutlaka tatmalısınız. Hemen yan tarafta Lodos'ta sizi direkt kapıdan uzaklaştıran kişi ise oraya hiç yakışmıyor, ben girmeyi bile denemeyin derim. Ayrıca adada salkım cafe ile birlikte yemek yenebilecek başka güzel bir yer ise Yahya ve Anna'nın işlettiği Güverte Restoran. Burada da kabakçiçeği dolması ve sübye soteyi kesinlikle tatmalısınız. Her ikisinin de sıcak tavırları ile yemek daha da güzelleşiyor. Gerek Salkım Cafe gerekse Güverte Restoran İstanbul'da bulamadığımız ve kaybettiğimiz lezzetleri misafirlerine sevgi ile sunuyorlar.
Bir yemek de ben önereyim (tadı hala damağımda): otlu balık... Ada Cafe'de yiyebilirsiniz. Levrek ve mezgitle yapıyorlar. Gerçek bir tavsiye...
İlgilisine adresleri
http://www.bozcaada.info/adacafe
Post a Comment