Paul De Vence

Paul de Vence, minicik bir kasaba. Ama Nice gitmemizin ana nedeniydi. Fotoğraflarını görünce çok beğenmiştim. Aslında birtane ana sokağı var. Diğer minik sokaklar buraya çıkıyor. Etrafında palmiye ağaçları içinde yazlık villalar var. Doğrusunu söylemek gelirse otobüs yukarı tırmandıkça acaba gerçekten eski bir yermi göreceğiz demeye başlamıştım.
Neyse Nice'de gardan (ismini sonra yazarım)otobüse bindik. 400 numaralı otobüs buraya çıkartıyor. Çok pahalı da değil çünkü belediye otobüsü.Adam başı 1 euro.
Hal böyle olunca oraya ulaşmak nice kıyılarını takip ederek tam tamına 1 saat 10 dk sürdü. Araba ile sanırım 30dk da yukarıya çıkılır. Dönüşte otobüs saatlerine güvenmemek lazım çünkü zamanında gelmedi.!
Bu kasaba ressamlar ve artislerle doluydu. Nefis heykeller ve tablolar vardı. Dolayısıyla pencereler, kapılar her yer çiçekti. Galerilerden hangisinin tabelasını çekeceğimi şaşırdım yada hangisinin içersini.
Çok daha fazla yazmak isterdim ama bu aralar pek keyfim yok. Gezinin 8. Günündeyiz. Yarın Nice'i yayınlarım.