Monday, September 30, 2019

Baden Baden Almanya_bölüm_2

Bu gezideki kiralık arabam fransanın bayrağında ki mavi renkli sevmli Peugeot 108 di. Canavar gibiydi vallahi... İlginç bir yanı da yerden yüksekliğiydi. Süper konforloydu... Daracık yollar için idealdi.

Gelelim Fransadan Almanyaya geçişe. Sınırı ne zaman geçtik nasıl geçtik... Arada bir Ren nehri vardı ama nasıldı neydi neoldu derken hooopppp yazılar değişti ve Almanca oldu. Görüntüde değişti. Muazam bir yeşilin içine girdik. Tabi ki  maviş Peugeot da hemen hissetti. Nasıl bir asfalt anlamadım. Hiç yol sesini içeri vermiyor ve araba üzerinde kayıyor. Yol bu olsa gerek diyor insan ...

Baden Baden çok ufak termal havuzları ve kaplıcaları ile ünlü... Kaplıca ama ne kaplıca yani.. önünde Bentley arabalar vs.  hani bizdekilerden çok farklı dersek kısaca özetlemiş oluruz herhalde.  Gelelim yürüyüş yoluna bu nasıl güzel bir yoldur demeden edemedim... fotoğraflardan da görüleceği üzere %80 bu yola ait..

Herhalde 3 km eninde 30 km uzunluğunda bir yürüyüş yolu abartmış olabilirim ama hak ediyor yani... Çok huzurlu, çok güzel, çok dinlendirici.. Eğer yolunuz düşerse bu yolda mutlaka 3-4 saat harcayın derim. Birde unutmadan teleferik ile yukarı çıkın... 4 euro(gidiş -dönüş)  her kuruşunu hak ediyor benzerini İsviçrede 40 euroya yapmıştık... Hoş o manzaraya 40 euro bile azdı bence...:-)  Neyse nerde kalmıştık, eğer sizde benim gibi şehri yukardan görmeyi sevenlerdenseniz mutlaka çıkın bir potato bir de alman birası ile keyfini çıkartın buranın yada birazcık daha yürüyün şenzlogların üstüne yatın ve oradan güneşin, manzaranın keyfine varın...

Kurhaus, Dostoyevsky inin ünlü romanına ilham olmuş bir kumarhane.. Bana sorarsanız güzel içerisini 7 euro ile dolaşabiliyorsunuz. Dolaşmadım çünkü tüm kumarhaneler aynı kocaman avizeler, bol bol ışık ve göz kamaştıran yapay ortam.... Buranın bahçesi çok güzeldi yanlız gül bahçesi özellikle çok güzel.  Küçük bir şehir merkezi var. Roma hamamı var, kafeleri ve insanları çok yardım sever hoş bir ortam anlayacağınız.... 









































Monday, September 23, 2019

Strasbourg France - 1.Bölüm

Sonbaharın gelişiyle alıp başımı gidesim geldi İstanbuldan Türkiyeden. Uzandım Fransaya, şarap bağlarından kaplıacalara, kara ormanlardan dağlara, nehirlerden parklara, renkli çiçeklerden nefis yemeklere macera dolu bir rota çizdim Alsace bölgesinde...

Strasbourg da petite france, colmarda petite venice en meşhurları... ama bana soracak olursanız baden baden de her sabah uyanıp yürüş yapmak isterdim. Nehrin kenarında bir evim olsa fena olmazdı hani...Hoş orada 15 yıldır baden de yaşayan bayan bana çok da zevkli olmadığını söyedi, festivaller çok oluyormuş ve bundan hiç hoşlanmıyormuş.. Biraz haklı olabilir çünkü o kadar sakin ve huzrlu bir yer ki kimse o güzel anların bozulmasını istemez herhalde..

Bu gezide epey yedim.... Normalde 3-4 kilo veririm ama bu gezide sadece 500 gr vermişim. :-)  Günlük ortalama 25000 adım atmışım, inişli çııkışlı ...ama sabahları kruvasanı sadelimi yesem, reçelli mi yesem yoksa çikolatılı mı derken hepsinden yemeye kalkarsam olacağı bu olur...:-)

Yazacak ve söylecek çok şey var ama bugün geziden yeni döndüm ve her zamank ki gibi yorgunum...

Sırf atlamamak adına strasbourg dan bir iki kare ile bölüme başlayayım ... umarım sonunu getirebilirim...



































About

.
 
google-site-verification: google6264df489a134469.html