Çok minik bir kaçamak ve tamamen nefes almak için. Yaşanan olaylar, stres, üzüntüler, kederin egemen olduğu şu günlerde umudu bulmak varolduğunu kendi kendine ikna etmek için yapılan bir kaçamak.
Canım dostum demetin doğum günü için hediye olarak bu planlamayı yaptım.
Şansımıza hava o kadar güzeldi ki. Çok soğuktu ama güneş çoooooooooook güzeldi. Cunda tek kelime ile Aralık ayında bizi çok güzel karşıladı. Ege'de en sevdiğim ada Cunda. Zaman zaman sadece kahvaltı etmek için İstanbuldan kalkıp gitmeyi göze aldığım tek yer.
Cunda da kalmanız için önerebileceğim yerlerden bir tanesi
Ziyabey Konağı. İşletmecisi olan bey bir iç mimar. Sonderece kibar ve saygılı. Konağın resterasyonu da kendisine ait. Süper bir işletmeci mantığına sahip olduğu için blogumda yer veriyorum.Memnun kalacağınızı düşünüyorum.
İstanbuldan Yenikapıdan bandırma feribotu ve ardından karlı kaplı bandırma balıkesir yolunu geçince cunda mavi gökyüzü ve sıcak güneşi ile bizi karşıladı. Dönüş yolunda Adatepe ziyaret edildi. Geyikli ye uğrandı. Arkadaşımın zeytinyağı imalathaneleri var. Kendi ürettikleri zeytinle taşbaskı zeytinyağı yapıyorlar. Safi Zeytinyağları. Denemek isterseniz telefonlarını verebilirim. Onlara hayırlı uğurlu olsur inşallah ... Oradan odunlu iskelesinde bir türk kahvesi keyfi yapıp kendimizi çanakkale kilitbayır vapuruna attık. Çanakkaleden çıkıncaya kadar gezinin bittiğini anlamıyorsunuz ama keşan tekirdağ ayırımı size İstanbulun çok yakın olduğunu hatırlatıyor.
Buarada fotoğraflarımı collage olarak yayınlıyorum çünkü cep telefonu ile yaptığım çekimler güzel olmuyor. Arşivimde de hatıra kalsın istediğim için bu şekilde yayınladım bu sefer.
Yeni fotoğraf makinem gelene kadar idare edeceğim artık.... :-)
Bu haftasonunu yaşamdan çalınmış olarak kabul ediyorum...
