Neyse kısa kısa Bozcaadda bilgileri...
Bozcaada (Yunanca: Tenedos), Türkiye'nin 3. büyük adası, bu ada üzerinde yer alan, Çanakkale iline bağlı ilçe.
Bozcaada'da yerleşim 14.yy'ın son yıllarında adanın tümüyle boşaltılmasıyla kesintiye uğramıştır. 15.yy'ın ortalarında ada Osmanlı yönetimine girdiğinde boş olduğu yönünde belgeler vardır.
20. yüzyıl başında nüfusun yarısından biraz fazlasını Rumlar oluştururken, bugün adada sadece 30 kadar Rum kalmıştır. Bu nüfus azalmasının nedeni olarak Rum azınlığın bir "yıldırma" siyasetiyle kaçırıldığını öne sürenler vardır. Azınlığı yıldıran unsurlar arasında 6-7 Eylül Olayları, Kıbrıs Sorunu, toprakların düşük bedelle kamulaştırılması, Lozan Antlaşması'nda azınlıkların haklarının korunmasına ilişkin maddelere Türk hükümetlerinin uymaması, daha büyük bir Rum toplumu barındıran komşu Gökçeada'daki Rumların göç etmesi sayılmaktadır.
Özellikle, Lozan Antlaşması'nın 14. maddesi uyarınca, adadaki güvenlik güçlerinin yerel halktan müteşekkil olması kuralına Türkiye'nin uymadığı iddia edilmektedir.
Bu iddialara karşılık, Rumlar (belki kısmen) iktisadi nedenlerle göç etmiş olabilirler. Adadan ayrılan Rumlar Türkiye dışına göç etmiştir. Bu göç 1970'ten sonra hızlanmıştır.
Adada faal durumda üç cami ve bir kilise bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye'nin köyü olmayan tek ilçesidir.
10 comments:
Merhaba arada sayfani ziyaret ediyorum, resimlerine bayildim, guzel bir tatil gecirmissin ne guzel. Adada nerde kaldiniz ve fiyati nasildi onlari da anlatir misin?
tesekkurler
Arzu'cuğum,
Valla şu kapı pencereyi görmek için bile gidilir. Denize girebildiniz mi? Bozcaada'nın denizinin çok güzel olduğunu duymuştum.
Sevgiler
Arzucu'ğum,
tek kelimeyle bayıldım ne kadar güzel çiçekler ne kadar renkli ne kadar huzur verici görünüyor.
bu arada sana büyükada ya gitmek istiyorum diye yazmıştım, dükkanı da o zaman sorarım demiştim ya pazartesi yani yazdığım gün ani bir kararla adaya geçtik nasıl üzüldüm yerini tam öğrenemedim diye ama artık başka sefere...
Arzu demek sen de benim gibi kapi resimleri cekmeyi seviyorsun, yazilarini okudukca, resimlerine baktikca ne kadar birbirimize benzedigimizi fark ediyorum.
ben bir kere sirf Brooklyn Park Slope'un kapi resimlerini cekmek icin yarim gun gezmistim sokaklarda, sen gelince beraber gideriz degil mi???
@Yasemin...
Teşekkür ederim. Hoşgeldin sayfama...:-)
Ada da kaldığımız yerle ilgili yeni bir yazı yazdım orada anlattıım...:-) Fiyatı çok uyugundu...
Birşey değiil...selamlar..sevgiler...arzu
@Minecim...
Bu benim ikinci gidişim...Gerçekten çok güzel... denize girdik tabiki...Girmezmiyiz... Koyların fotoğraflarını yayınlayınca neden girmek için can attığımızı anlayacaksın...:-))
Su inanılmaz güzeldi...Berak, temiz, mavi...ayyyyy..ayyyy...
sevgiler...arzu
@Esracım...
ozaman yine tarif ederim... :-) uumarım beğenmişinizdir adayı ve güzel bir gün geçirmişinizdir...
sevgiler...arzu
@NY Muhtarı...
Aslında sadece zevklerimiz değil iş hayatmız da azcık benziyor...:-)
Bende muhasebe yüksek lisansı yaptım...mali müşavirlerle çalıştım...vb...:-)
:-))) Aramıza kalsın böyle hissetmen çok hoşuma gitti...:-))
Seneye Amerika planımız var...İnşallah Ekimde görüşürüz...
Başarılar...sevgiler...
arzu
tamam o zaman, "we have a date", seneye geldiginizde beraber fotograf cekmek icin beraber sokaklari arsinlayacagiz , superrrr
@NY Muhtarı...
Söz verilmiştir...Fikir harika...Bekle beni NY...Start spreading the news, I'm leaving today
I want to be a part of it: New York, New York.”
sevgilerimle...arzu
Post a Comment