skip to main |
skip to sidebar
Bir kaç gündür NTV'de ve CNN Türk'de Ayvalık ve Cunda ile ilgili belgeseler izliyorum. Durum böyle olunca da, dedim ki, kendi belgeselimide bir son vereyim artık.
Cunda adasının, Piri Reis’in Kitab-ı Bahriyasindeki Yund Adaları olduğu, Yund adının giderek Cunda’ya dönüştüğü yazılıymış... Sonra, düşmana ilk asker kurşununu attırmış Komutan Ali Çetinkaya anısına, ‘Alibey Adası’ denmiş.
Bugün her iki ismide kullanılıyor.
Rum halkı adaya ‘Moshonisi’ (Kokulu Ada) diyormuş...
Bu isimleri doğrulayan Osmanlı döneminden kalma bir mühür varmış. Mühür'de biri Arapça, diğeri Latin rakamlarıyla kazılmış tarih 1862 miş. Mührün dış kenarında büyük harflerle ve Yunanca ‘Dimarhia Moshonision’ , ortasında da Arapça harflerle ‘Daire-i Belediye, Cezire-i Cunda’ yazılıymış. Biri Yunanca, diğeri Osmanlıca yazılmış, eşanlamlı bir mühür yazısı... Cunda Adası Belediye Dairesi demekmiş. Yani Osmalı Türkleri bu adaya Cunda derken , Ortodoks Osmanlı ise ‘Moshonis’ (Kokulu Ada) diyormuş!
Ortaçağda yaşamış Moshos adlı bir korsanın, barınağı buradaymış.Cunda’nın hemen arkasında , dar ve sığ bir boğazın ayırdığı adanın eski adı ‘Moshos’ muş. Bu ad zamanla tüm ada için kullanılır olmuş...
İtalyanca’da da izi var Cunda’nın, gemilerin yatay sereni anlamına geliyormuş. Haritaya baktım da Cunda, Yatay Seren gibi!
Bir rivayete görede, denizde yaşayan büyük bir deniz kabuklusun ismiymiş Cunda, o yüzden adayada kendi denizden bolca çıkan bu deniz kabuklusunun ismi verildiği söyleniyor...
Neyse isim hadisesini bir kenara bırakalım...
Bu adanın Ayvalık tan bakıldığında solundaki boğaza Dalyan Boğazı, sağındakine de Dolap Boğazı adı veriliyor. Çok eskiden bir sandalın geçebileceği kadar sığ olan Dalyan Boğazı, 1880 yılın da iki yıllık bir çalışmayla açılmış; En derin yeri bir kulaçtan üçe indirilmiş, yirmi kulaçta genişletilmiş.
Dolap Boğazı dediğimiz yerde, bir köprü var bugün. (Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olarak kabul ediliyor.1966 yılında yapılmış. 54 m uzunluğunda; Toplam 6 ayak üzerinde duruyor.)
ilk boğaz köprüsü efendim.
Cunda da birzamanlar para basılıyorumuş...
Cunda da kedilere çok iyi davranıyorlar, hani "Cunda da kedi olmak varmış detircesine..." Çektiğim bir fotoğrafta sokakta tam tamına 25 kedi vardı ve onları besleyen bayan herbiri çin ayrı bir tabakta yemek hazırlamıştı...!!!
Neyse efendim, yapmadan dönmeyin listeme gelelim:
1. Kordondaki meşhur lokmacıdan lokma yemeden...
2. Taş kahvede oturmadan,
3. Dilek kahvesinde, kahve içmeden,
4. Bay Nihat'ın mezelerini tatmadan,
5. Mis kokulu (moshonisi)tavernada keyif yapmadan, dönmeyin derim...
Biraz yemek üzerine oldu ama neyse idare edin artık...:-)))
Pages
Wednesday, July 26, 2006
Ayvalık- Cunda (3.Bölüm Son)
Bir kaç gündür NTV'de ve CNN Türk'de Ayvalık ve Cunda ile ilgili belgeseler izliyorum. Durum böyle olunca da, dedim ki, kendi belgeselimide bir son vereyim artık.
Cunda adasının, Piri Reis’in Kitab-ı Bahriyasindeki Yund Adaları olduğu, Yund adının giderek Cunda’ya dönüştüğü yazılıymış... Sonra, düşmana ilk asker kurşununu attırmış Komutan Ali Çetinkaya anısına, ‘Alibey Adası’ denmiş.
Bugün her iki ismide kullanılıyor.
Rum halkı adaya ‘Moshonisi’ (Kokulu Ada) diyormuş...
Bu isimleri doğrulayan Osmanlı döneminden kalma bir mühür varmış. Mühür'de biri Arapça, diğeri Latin rakamlarıyla kazılmış tarih 1862 miş. Mührün dış kenarında büyük harflerle ve Yunanca ‘Dimarhia Moshonision’ , ortasında da Arapça harflerle ‘Daire-i Belediye, Cezire-i Cunda’ yazılıymış. Biri Yunanca, diğeri Osmanlıca yazılmış, eşanlamlı bir mühür yazısı... Cunda Adası Belediye Dairesi demekmiş. Yani Osmalı Türkleri bu adaya Cunda derken , Ortodoks Osmanlı ise ‘Moshonis’ (Kokulu Ada) diyormuş!
Ortaçağda yaşamış Moshos adlı bir korsanın, barınağı buradaymış.Cunda’nın hemen arkasında , dar ve sığ bir boğazın ayırdığı adanın eski adı ‘Moshos’ muş. Bu ad zamanla tüm ada için kullanılır olmuş...
İtalyanca’da da izi var Cunda’nın, gemilerin yatay sereni anlamına geliyormuş. Haritaya baktım da Cunda, Yatay Seren gibi!
Bir rivayete görede, denizde yaşayan büyük bir deniz kabuklusun ismiymiş Cunda, o yüzden adayada kendi denizden bolca çıkan bu deniz kabuklusunun ismi verildiği söyleniyor...
Neyse isim hadisesini bir kenara bırakalım...
Bu adanın Ayvalık tan bakıldığında solundaki boğaza Dalyan Boğazı, sağındakine de Dolap Boğazı adı veriliyor. Çok eskiden bir sandalın geçebileceği kadar sığ olan Dalyan Boğazı, 1880 yılın da iki yıllık bir çalışmayla açılmış; En derin yeri bir kulaçtan üçe indirilmiş, yirmi kulaçta genişletilmiş.
Dolap Boğazı dediğimiz yerde, bir köprü var bugün. (Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olarak kabul ediliyor.1966 yılında yapılmış. 54 m uzunluğunda; Toplam 6 ayak üzerinde duruyor.)
ilk boğaz köprüsü efendim.
Cunda da birzamanlar para basılıyorumuş...
Cunda da kedilere çok iyi davranıyorlar, hani "Cunda da kedi olmak varmış detircesine..." Çektiğim bir fotoğrafta sokakta tam tamına 25 kedi vardı ve onları besleyen bayan herbiri çin ayrı bir tabakta yemek hazırlamıştı...!!!
Neyse efendim, yapmadan dönmeyin listeme gelelim:
1. Kordondaki meşhur lokmacıdan lokma yemeden...
2. Taş kahvede oturmadan,
3. Dilek kahvesinde, kahve içmeden,
4. Bay Nihat'ın mezelerini tatmadan,
5. Mis kokulu (moshonisi)tavernada keyif yapmadan, dönmeyin derim...
Biraz yemek üzerine oldu ama neyse idare edin artık...:-)))
About
.
Search This Blog
About Me
Translate
Popular Posts
-
Aşağıda görünen pasta tarafımdan çok özenle seçilmiştir!!! Binlerce pasta arasından bu pastaya hayran oldum...:-)) bu yazıda devam edecek......
-
Ortaokuldan beri yanıma kim oturursa otursun benimle hep konuşur...Hepte anlatacak bir dert bulurlar... Geçen gün taksideyim...Mutlaka konuş...
-
Arboretum kısaca canlı ağaç müzesi demek. Avrupa ve Amerika da özellikle orman fakültelerine ve bazende şehre ait arboretumlar görmeniz ...
-
Düğün törenim tam istediğim gibiydi. Ailem, dostlarım ve arkadaşlarımla tam planladığım gibi gerçekleşti. Ahmet Altan geçen günkü bir yazısn...
-
Bu haftasonun en güzel olayı teyze olmamdı. Pazar günü Lale arkadaşım sayesinde teyze olmanın keyfini çıkardım. Efe 14.04.2007'de dünyay...
-
Lviv'e nihayet geldik. Odessa ve Kiev den çok turistik. Artık yaptığım seyahatlerde şunu görüyorum, fazla turist alan yerler öz dokula...
-
Dün biraz bahs ettmiştim... Atrium yolunda çektiğim fotoğraflardan... Bugün Zeynep'in sayfasında bahar dalı fotoğrafı gördüm...Çok güze...
-
Yazın genelde hafta sonu pek dışarıya çıkmıyoruz...Çünkü her yer çok kalabalık, hava sıcak vb. diğer nedenlerimiz var...:-) Bu hafta sonu ha...
Yasal Uyarı
Fotoğrafların korunması konusu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) m.84′de düzenlenmiştir. "Bir işareti, resim veya sesi, bunları nakle yarıyan bir alet üzerine tesbit eden veya ticari maksatlarla haklı olarak çoğaltan yahut yayan kimse, aynı işaretin, resmin veya sesin 3 üncü bir kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretiyle çoğaltılmasını veya yayımlanmasını menedebilir.
Fotoğrafların telif hakkı acupofcaffeine aittir. İzinsiz kullanımı durumunda her türlü yasal yola başvurulacaktır.
Blog Archive
-
▼
2006
(104)
-
▼
July
(18)
- Hieroglyphic
- Taksim Parkı
- Sports International
- Zeynep Duru- Pinkypunky
- Ayvalık- Cunda (3.Bölüm Son)
- Frank Sinatra- My way
- Brides-Gelinler
- 5.Kat
- Pirates of the Caribbean: Dead Man's Chest
- Patariçe (Patriça)- Huzur adası
- Kydonia
- Kayıp şehir- The Lost City
- Ayıp Oluyor Biliyorum Ama...
- 500 Yıl Önce Neler Olmuş
- Sil Baştan- Eternal Sunshine of the Spotless Mind
- Saçmalıklar
- Picasa Web Album-Bodrum
- Rodin- Sergi SSM
-
▼
July
(18)
geziyorum
Labels
- adalar (34)
- adana (1)
- akyaka (1)
- alaçatı (7)
- almanya (2)
- Amsterdam-Belçika (3)
- ankara (3)
- antakya (1)
- Antalya (10)
- assos (1)
- avusturya (9)
- ayvalık (4)
- baden baden (1)
- bafa gölü (2)
- batum (2)
- bodrum (1)
- bolu (2)
- bozcaada (3)
- bulgaristan (1)
- bursa (12)
- çatalca (7)
- çeşme (2)
- chios (4)
- Çıralı (5)
- colmar (1)
- cumalıkızık (1)
- cunda (5)
- dalyan (1)
- datça (7)
- doğu karadeniz (4)
- efes (1)
- eqisheim (1)
- fethiye (4)
- foça (3)
- Fransa (21)
- geziyorum (486)
- göcek (2)
- Gökçeada (6)
- gölyazı (2)
- greece (4)
- hiç. (1)
- iğneada (4)
- ispanya (11)
- ist (1)
- İstanbul (152)
- İstek-hikaye (2)
- italya (22)
- izmir (2)
- iznik (4)
- kapadokya (12)
- karadeniz (6)
- karagöl (1)
- kıbrıs (6)
- ku (1)
- kutlama (1)
- lavanta (1)
- likya yolu (5)
- linklerim (2)
- manyas (1)
- manyas kus cenneti (4)
- marmaris (1)
- okuyalım öğrenelim (27)
- ondan bundan birazda benden (351)
- pamukkale (1)
- polonezköy (3)
- Prag (3)
- romanya (1)
- safranbolu (3)
- sanatsal etkinliklerim (51)
- sapanca (1)
- Semtler (58)
- side (4)
- sinop (6)
- şirince (1)
- sofya (1)
- taraklı (2)
- tasarım (3)
- türkiye (181)
- uçmakdere (1)
- Ukrayna (9)
- urla (1)
- yalova (1)
- yaşam (14)
- yeme içme (1)
- yemeklerim (13)
- yunanistan (10)
sevdiklerim
mutfaktan nefis kokular geliyor
Yeni Eklenenler
Search this blog
Followers
Powered by Blogger.
Copyright (c) 2010 A CUP OF CAFFEINE. Design by WPThemes Expert
Blogger Templates, Grocery Coupons and Daily Fantasy Sports.
0 comments:
Post a Comment