skip to main |
skip to sidebar
İş hayatı ile ilgili düşüncelerim hiç değimedi. Herzaman şunu savunuyorum bir işte başarılı olmak için o işi çok sevmek, çok inanmak gerekiyor. Bu iki temel faktörü, çevre faktörü (iş arkadaşları, patronlar vb. olumlu davranışları ) ile birleştirince iş stresi, panik atak, depresyon, yorgunluk, uyku hali gibi tüm gereksiz ve olumsuz rahatsızlıklar hayatınızdan çıkıyor ve sağlıklı düşünerek, sürekli başarılı olma yolunda ilerliyorsunuz.
Plansız, programsız yapılan görevlendirmeler bütünü ile tüm yaşantınızı etkiliyor ve sürekli olumsuz düşünmeye başlıyorsunuz. Hatta daha ilerisini düşünerek kara tablolar çiziyorsunuz.
İşte tüm bu yorumlarımı bir grafikle süsleyeyim dedim ve job stress hakkında bir sürü makale okudum. Sizede linklerini veriyorum.
Bu makaleler içinde bir tanesi herşeyi çok basite indirgemiş. Bu bölümdeki stresden kurtulma yollarının başlıklarını yazıdan aynen aktarıcağım için ingilizce olarak yazıcağım, çünkü ozaman bana çok komik geliyor. Amerikalıların bazıları işte hayatlarını bukadar basite indirgeyebiliyorlar. Yazının linkinide veriyorum. Ama stresden kurtulmanın başlıklarını şöyle sıralamış: “water bottle”, “portable snacks”, “tea”, “tenis shoes”, “golf ball or empty bottle”, “CDs and handphones”.
Ben vücuduma oksijen girsin diye ve zayıflamak için suyu bol miktarda tüketiyorum. Bitki çayı içiyorum çünkü sindirimi rahatlatsın ve fazla suyu dışarı atsın, spor ayakkabı sürekli işegelirken ve öğle arası ve akşam eve giderken ayağımdan çıkartmıyorum. İş yerimizde etek giymek zorunlu o yüzden topuklu ayakkabı giyilmeli vs.vs. (stres oldum yine bak..:-) şekil şartları (canım Türkiyemin en önemli engeli), atıştırmak için yanımda birşeyler bulundurmuyorum, çünkü kilo alıyorum, ama buzdolabında peynir var, aşırı stres olduğumda bir fare gibi ona takılıyorum, opera, jaz, klasik müzik bütün gün çok kısık seslede olsa dinliyorum. Eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee...tüm gerekli şartları yerine getirmeme rağmen, o zaman neden ben hala daha “job stress” yaşıyorum....:-)
Pages
Tuesday, March 7, 2006
job stress
İş hayatı ile ilgili düşüncelerim hiç değimedi. Herzaman şunu savunuyorum bir işte başarılı olmak için o işi çok sevmek, çok inanmak gerekiyor. Bu iki temel faktörü, çevre faktörü (iş arkadaşları, patronlar vb. olumlu davranışları ) ile birleştirince iş stresi, panik atak, depresyon, yorgunluk, uyku hali gibi tüm gereksiz ve olumsuz rahatsızlıklar hayatınızdan çıkıyor ve sağlıklı düşünerek, sürekli başarılı olma yolunda ilerliyorsunuz.
Plansız, programsız yapılan görevlendirmeler bütünü ile tüm yaşantınızı etkiliyor ve sürekli olumsuz düşünmeye başlıyorsunuz. Hatta daha ilerisini düşünerek kara tablolar çiziyorsunuz.
İşte tüm bu yorumlarımı bir grafikle süsleyeyim dedim ve job stress hakkında bir sürü makale okudum. Sizede linklerini veriyorum.
Bu makaleler içinde bir tanesi herşeyi çok basite indirgemiş. Bu bölümdeki stresden kurtulma yollarının başlıklarını yazıdan aynen aktarıcağım için ingilizce olarak yazıcağım, çünkü ozaman bana çok komik geliyor. Amerikalıların bazıları işte hayatlarını bukadar basite indirgeyebiliyorlar. Yazının linkinide veriyorum. Ama stresden kurtulmanın başlıklarını şöyle sıralamış: “water bottle”, “portable snacks”, “tea”, “tenis shoes”, “golf ball or empty bottle”, “CDs and handphones”.
Ben vücuduma oksijen girsin diye ve zayıflamak için suyu bol miktarda tüketiyorum. Bitki çayı içiyorum çünkü sindirimi rahatlatsın ve fazla suyu dışarı atsın, spor ayakkabı sürekli işegelirken ve öğle arası ve akşam eve giderken ayağımdan çıkartmıyorum. İş yerimizde etek giymek zorunlu o yüzden topuklu ayakkabı giyilmeli vs.vs. (stres oldum yine bak..:-) şekil şartları (canım Türkiyemin en önemli engeli), atıştırmak için yanımda birşeyler bulundurmuyorum, çünkü kilo alıyorum, ama buzdolabında peynir var, aşırı stres olduğumda bir fare gibi ona takılıyorum, opera, jaz, klasik müzik bütün gün çok kısık seslede olsa dinliyorum. Eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee...tüm gerekli şartları yerine getirmeme rağmen, o zaman neden ben hala daha “job stress” yaşıyorum....:-)
About
.
Search This Blog
About Me
Translate
Popular Posts
-
Bugün, sizlere iş yerimin bulunduğu Kurtuluş semtini anlatmak istiyorum. Aralık ayının başından itibaren caddeyi gören odamınkarşısındaki ...
-
aşağıdaki linke girerseniz, doğduğunuz ayı seçiyorsunuz sonrada gününü ve en son yıllara göre bir liste getiriyor oradan da doğduğunuz yıla ...
-
Çocukken annemle babam bizi akşamları boza içmeye vefaya götürürdü. Bazı akşamlarda boza diye bağıran seyyar satıcılardan alırdık. Yıllar ge...
-
Bektaşağa göleti bir mesire yeri. Araya Sinop hapishanesini ekledim ama öncesinde Bektaşağa göletinde nefis bir kahvaltı yaptık. Göletin et...
-
Zuhal Olcay’ın Tilbe Saran’ın birlikte oynadığı Nathalie, daha önce 2003’TE Fanny Ardant, Emmanuele Beart ile Gerard Depardieu'lü kadros...
-
Kız kulesi ve haakkındaki efsaneler: Kızkulesi'nin ulaşılmazlığı nedeniyle, insanlar onun içinde yaşanılanlar hakkında çok fazla bil...
-
Malabadi Köprüsü: Fatma ile Badi birbirlerini seviyorlarmış. Bir gün Fatma Badi’nin köyüne varmak için nehri geçerken boğulmuş. Badi de bun...
-
Evet berberin ismi minik berberdi. Yeşil olmasından dolayı ilgimi çekti. Bu arada müşterisi hangi saçını kestiriyordu pek anlayamadım...:-) ...
-
Kuzenlerimin çocukları...İlk fotoğraftaki sevgi kelebeği... Sürekli gülüyor...Ağzında da tiryakiler gibi hep birşey var...Adanada bebeklerin...
-
Tarlabaşı bugün kentsel dönüşüm projesi altında yok ediliyor. Bu projelere bakmak için aşağıdaki linke girmeniz yeterli. http://www.tarlabas...
Yasal Uyarı
Fotoğrafların korunması konusu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) m.84′de düzenlenmiştir. "Bir işareti, resim veya sesi, bunları nakle yarıyan bir alet üzerine tesbit eden veya ticari maksatlarla haklı olarak çoğaltan yahut yayan kimse, aynı işaretin, resmin veya sesin 3 üncü bir kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretiyle çoğaltılmasını veya yayımlanmasını menedebilir.
Fotoğrafların telif hakkı acupofcaffeine aittir. İzinsiz kullanımı durumunda her türlü yasal yola başvurulacaktır.
Blog Archive
-
▼
2006
(104)
-
▼
March
(19)
- Güneş Tutulması ile İlgili Efsaneler
- İstinye'de Tost-Tarabya'da Balık
- Bahar Linki
- Güneş Tutulması- Side Apollon Tapınağı
- Conquer the Crash
- Sanat Sınavı
- Nevizade klasiği
- Yerli Malı Yurdun Malı
- bahar gelsin artık
- ????????
- Kadınlar Resimler Öyküler
- İki Sergi
- Şarkılarım
- doğduğunuz gün hangi şarkı popülerdi
- Teşekkür-İstanbul Jazz Center-Parıldayan Kadehler
- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
- job stress
- Ebelendim
- meşguliyet
-
▼
March
(19)
geziyorum
Labels
- adalar (34)
- adana (1)
- akyaka (1)
- alaçatı (7)
- almanya (2)
- Amsterdam-Belçika (3)
- ankara (3)
- antakya (1)
- Antalya (10)
- assos (1)
- avusturya (9)
- ayvalık (4)
- baden baden (1)
- bafa gölü (2)
- batum (2)
- bodrum (1)
- bolu (2)
- bozcaada (3)
- bulgaristan (1)
- bursa (12)
- çatalca (7)
- çeşme (2)
- chios (4)
- Çıralı (5)
- colmar (1)
- cumalıkızık (1)
- cunda (5)
- dalyan (1)
- datça (7)
- doğu karadeniz (4)
- efes (1)
- eqisheim (1)
- fethiye (4)
- foça (3)
- Fransa (21)
- geziyorum (486)
- göcek (2)
- Gökçeada (6)
- gölyazı (2)
- greece (4)
- hiç. (1)
- iğneada (4)
- ispanya (11)
- ist (1)
- İstanbul (152)
- İstek-hikaye (2)
- italya (22)
- izmir (2)
- iznik (4)
- kapadokya (12)
- karadeniz (6)
- karagöl (1)
- kıbrıs (6)
- ku (1)
- kutlama (1)
- lavanta (1)
- likya yolu (5)
- linklerim (2)
- manyas (1)
- manyas kus cenneti (4)
- marmaris (1)
- okuyalım öğrenelim (27)
- ondan bundan birazda benden (351)
- pamukkale (1)
- polonezköy (3)
- Prag (3)
- romanya (1)
- safranbolu (3)
- sanatsal etkinliklerim (51)
- sapanca (1)
- Semtler (58)
- side (4)
- sinop (6)
- şirince (1)
- sofya (1)
- taraklı (2)
- tasarım (3)
- türkiye (181)
- uçmakdere (1)
- Ukrayna (9)
- urla (1)
- yalova (1)
- yaşam (14)
- yeme içme (1)
- yemeklerim (13)
- yunanistan (10)
sevdiklerim
mutfaktan nefis kokular geliyor
Yeni Eklenenler
Search this blog
Followers
Powered by Blogger.
Copyright (c) 2010 A CUP OF CAFFEINE. Design by WPThemes Expert
Blogger Templates, Grocery Coupons and Daily Fantasy Sports.
0 comments:
Post a Comment